Erbab Hukuk Arabuluculuk ve Danışmanlık

Kira Sorunu ve Arabuluculuk

Kira Sorunu ve Arabuluculuk

Kira ile ilgili sorunlar ve anlaşmazlıklar genellikle ev sahipleri ve kiracılar arasında arabuluculuk yoluyla başarılı bir şekilde çözülebilir. İşte kira sorunu ve arabuluculuk ele alındığında bazı faydaları:

  • Açık İletişim: Arabuluculuk, ev sahipleri ve kiracıların sorunlarını ve gereksinimlerini düzgün bir şekilde ifade edebilmeleri için düzenlenmiş ve tarafsız bir ortam sunar. Bu, her iki tarafın bakış açısının daha net bir şekilde anlaşılmasıyla sonuçlanabilir.
  • Çatışmanın Çözümü: Arabulucular, tartışmaları kolaylaştırma ve tarafları uygulanabilir çözümlere yönlendirme konusunda yeteneklidir. Uzlaşmalar önerebilir ve anlaşma noktalarının bulunmasına yardımcı olabilirler.
  • Özelleştirilmiş Anlaşmalar: Arabuluculuk, özel duruma uygun özelleştirilmiş anlaşmaların geliştirilmesini sağlar. Ev sahipleri ve kiracılar birlikte kendi özel sorunlarına cevap bulabilirler.
  • İlişkilerin Korunması: Arabuluculuk, ev sahibi-kiracı ilişkisini korumayı amaçlar, bu da tarafların devam eden bir kira sözleşmesi olduğu durumlarda özellikle önemli olabilir.
  • Zaman ve Maliyet Tasarrufu: Arabuluculuk genellikle yasal işlem başlatmaktan veya mahkemeye gitmekten daha hızlı ve daha ucuzdur, bu da her iki tarafa da zaman ve para tasarrufu sağlar.
  • Gizlilik: Arabuluculuk oturumları özel ve gizlidir, hassas bilgilerin kamuya açık bir kayıt konusu haline gelmemesini sağlar.

Arabuluculuk yoluyla ele alınabilecek kira ile ilgili yaygın sorunlar arasında kira artışları, mülk bakımı, depozito iadeleri, kira ihlalleri ve tahliye işlemleri ile ilgili anlaşmazlıklar yer almaktadır.

Genel olarak arabuluculuk, kira ile ilgili anlaşmazlıkların çözümü için işbirliğine dayalı bir strateji sunarak ev sahipleri ve kiracıların gerçek dünyaya uygun, dostane çözümler bulmak için işbirliği yapmalarını sağlar.

Kira Davalarında Arabuluculuk Zorunlu Mu?

Hayır, kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk zorunlu değildir. Ancak 5 Nisan 2019 tarih ve 7161 sayılı Kanun ile Türkiye’de kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk müessesesi kurulmuştur. Bu kanun, özellikle konut ve kapalı işyerlerinin kiralanması ile ilgili konularda arabulucuya başvuruyu gerekli kılmaktadır. Yani bu kira uyuşmazlıklarında öncelikle arabulucuya başvurulması gerekmektedir. Ancak uyuşmazlığın çözümünde arabuluculuktan sonuç alınamazsa mahkemeye başvurulabilir. Diğer kiralama durumlarında arabulucu kullanımı isteğe bağlıdır; ancak zorunlu değildir. Her iki taraf da arabuluculuk sürecine katılmayı kabul ederse, arabuluculuk kullanılabilir. Bu nedenle, kira davalarında arabulucunun zorunlu olup olmadığını belirlemek için mevcut yasa ve yönetmelik hükümlerine dikkat etmek önemlidir.

Kira Alacağı Arabuluculuğa Tabi Mi?

Hayır, Türkiye’de kira alacakları arabuluculuğa tabi değildir. Türk Borçlar Kanunu ve kira sözleşmeleri genellikle kira alacaklarının temelini oluşturur. Kira alacaklarına ilişkin uyuşmazlıklar, arabuluculuk gerekmediği takdirde derhal mahkemeye götürülebilir.

Ancak 5 Nisan 2019 tarihinde yürürlüğe giren 7161 sayılı Kanun ile konut ve kapalı işyeri kiralamalarına ilişkin uyuşmazlıklarda arabuluculuk zorunlu hale getirilmiştir. Dolayısıyla bu kira uyuşmazlıklarında öncelikle arabulucuya başvurmak elzem olabilir. Ancak, kira alacaklarına ilişkin uyuşmazlıklarda arabulucuya başvurma zorunluluğunun genellikle geçerli olmadığını unutmayın. Taraflar arabuluculuğa katılmamaya karar verirse dava mahkemeye taşınabilir. Kira borçları için arabuluculuğun gerekli mi yoksa isteğe bağlı mı olduğu konusunda mevcut yasal gerekliliklerin ve belediye kurallarının farkında olmak çok önemlidir.

Etiketler:

Arabuluculuk,Makaleler

Paylaş: